-->

28 Temmuz 2009

Geçen haftayı İstanbul'dan 900km uzakta, kafaya, vücuda ve ruha ayar çekerek geçirdim. İnternete, televizyona ve hatta gazeteye pek az el sürdüğüm, güzel günlerdi. İlk defa gittiğim ve bugüne kadar pas geçtiğim için kendimden şüpheye düştüğüm Kaş'ta geçen huzur dolu günlerden sonra, İstanbul'un keşmekeşine geri dönmüş bulunuyorum. Bakalım, ben yokken neler olmuş?

* Nihayet dualarımız kabul olmuş ve yılın takası gerçekleşmiş. Ibrahimovic'i sonunda Barcelona formasıyla izleyebileceğiz. Konuyla ilgili çok yazdım ve yazıldı; uzatmayacağım. Tek söyleyeceğim, o kadroyu sahada görmek için inanılmaz sabırsızlanıyorum.

* Galatasaray, Tobol'la yaptığı hazırlık maçını kazanmış. Maçtan sonra dondurmacıdan öğrendiğim maç skoru hakkında yazılabilecek tek şey, ters bir sonuç çıkmamasının sevindirici olduğu. Bir sonraki turda başarılar.

* Bank Asya'nın en önemli şampiyonluk adaylarından, transferin hızlı takımı Boluspor, Süper Lig'in 3 sene üst üste şampiyonluk adayı Fenerbahçe'den "5" yemiş. Görünen o ki, iki lig arasındaki kalite farkı gerçekten tüyler ürpertici. Championship'in Turkcell Süper Lig'den daha değerli bir lig olduğunu düşünürsek şaşırmalı mıyız acaba?

* Darius Vassell transferinde imzalar atılmış. Ankaragücü'ne helal olsun. İngilizler istedikleri kadar makara yapsın. Böyle isimli futbolcuların, orta kalite takımlarımızda da oynaması ligin kalitesi için çok önemli. Umarım beklentileri de karşılar ve tadından yenmeyen bir transfer olur.

* Son olarak, Galatasaray morarmış. Olmamış diyor; geçiyorum.

Yazıyı da nacizane bir tavsiyeyle bitirmek istiyorum. Henüz bu yaz için tatil defterini kapatmamışlar ve hiç gitmemişler için Kaş'ı şiddetle tavsiye ediyorum. Nur Otel ve Beach özellikle tercih edilmeli. Otelinde kalmadım ama Beach'ini gördükten sonra, oteline de rahatlıkla kefil olabilirim. Kesinlikle Kaş'taki en ciddi ve samimi işletme.

0 yorum:

 
Meşale Kokusu