-->

1 Kasım 2009



Adanaspor 6. ve 7. haftalarda oynadığı iki maçta toplam 7 gol yiyip, 5 de kırmızı kart görmüştü. Bu dönem, aynı zamanda maddi sıkıntıların had safhaya çıktığı, sezon öncesinde zayıf bir kadro kurulduğuna inanan taraftarın inancının bitmeye yaklaştığı, herkesin suçu birbirine attığı bir dönemdi. Açıkçası, Adanaspor sezonu kapatmış gibi görünüyordu. İhale Ekrem Al'a kaldı ve yeni teknik direktör, daha önce sert bir şekilde eleştirdiğim bir operasyonla Kemal Kılıç oldu.

Bu değişikliğin ardından, Adanaspor'a sanki sihirli değnek değdi. Öncelikle evlerinde 2-0 ile Samsunspor engelini geçtiler. Ardından, üstün bir oyunla deplasmanda Giresunspor'u 1-0 yendiler. Taraftar, teknik direktör değişikliğinin üzerine gelen iki galibiyetle bir anda havaya girmiş; sıradaki gelsin demeye başlamıştı. Ancak sıradaki, aynı Adanaspor gibi çıkışta olan ve deplasmanlarda iyi oynamayı adeta gelenek haline getiren Altay'dı. Ayrıca, Altay'ın bir önceki sezon Adanaspor'u play-off'tan eden takım olması bu maça ayrı bir tansiyon yüklüyordu. Nitekim maç da oldukça olaylı geçti. Tribünden atılan maddeler yüzünden oyun 10 dakika durmak zorunda kaldı. Sonuç olarak, Adanaspor kaçtı, Altay kovaladı. Fevzi Özkan ve Burak Çalık'ın karşılıklı ikişer golüyle taraflar birer puana razı oldu. Bu maçta yaşananlar Adanaspor'un iki maç ceza almasına neden oldu ama bir yandan pozitif etkisi de oldu. Beşiktaş'ta girişilen beyhude tribün temizliğinin aksine Adana'da yönetim ve taraftar bu maçtaki olaylara sebep olanlara karşı ortak tavır aldılar. Gerekli cezaların verilmesi ve bu kişilerin bir daha stada alınmaması için üst üste açıklamalar yaptılar. Böylece kenetlenmek için ellerine geçen büyük fırsatı kaçırmamış oldular.

Adanaspor'un bir sonraki karşılaşması ise Türkiye Kupası'nda Konya Şekerspor'laydı. Kupanın en şanslı kuralarından birini çeken Adanaspor'un turu geçmesine herkes kesin gözüyle bakıyordu ama emeksiz yemek olmuyor tabii. Adanaspor iki defa öne geçtiği bu maçı 3-2 kaybederek, kupadan hiç beklemediği bir şekilde elenmiş oldu. Camiada tekrardan acaba sesleri yükselmeye başladı. İki hafta üst üste alınan galibiyetler, gözümüzü mü kamaştırdı acaba düşüncesi bir anda akıllara düştü.  Altay maçında yaşanan puan kaybı ve kupa maçının moral bozukluğu, tamı tamına dokuz eksikle birleşince Adanaspor cephesine aniden karamsarlık çöktü. Sıradaki rakipleri ligin en zayıf ekiplerinden Gaziantep B.B. olmasına rağmen, taraftarların büyük çoğunluğu bu maça bir puan alalım yeter gözüyle bakıyordu. Böylesi bir ruh haliyle Gaziantep'e giden kafilenin dönüşü, gidişinden epey farklı oldu. Adanaspor maçı hayal bile edemeyeceği kadar rahat bir şekilde 2-0 aldı.

Tahmin edebileceğiniz üzere, şu an camia tekrardan havaya girmiş durumda. Maç fazlasıyla ilk iki sıranın bir puan arkasına gelmeleriyle, şampiyonluk şarkıları söylemeye başladılar bile. Bundan sonraki iki haftada sırasıyla, içeride zayıf Kayseri Erciyesspor ve dışarıda kupada eledikleri Dardanelspor ile karşılaşacaklar. Bu iki maçın ardından şampiyonluğun ciddi adaylarından Konyaspor'u ağırlayacaklar. Bu dönem onlar için çok kritik. Eğer Erciyes ve Dardanel'e puan vermeden Konya'nın karşısına çıkmayı başarırlarsa, hem bir gazla o maçı kazanma şansları olur, hem de olası bir puan kaybında hala iyi bir noktada kalıp iddialarını sürdürürler. Bu üç maçtan minimum 5 puan alamazlar ise hedef yeniden ilk altıya döner. Kaldı ki bu ligin kaderinin 3-4 maçlık serilerle çizilmediği, çeşitli takımların bugüne kadarki tecrübeleriyle sabit. Açıkçası Adanaspor bu maçlardan 9 puan çıkarsa bile hedefinin ilk iki olamayacağını düşünüyorum. Bank Asya'dan yükselmek için sezon öncesinden hedefi belirleyip, tam bir kenetlenmeyle ciddi hamleler yapmak gerekiyor. Bugüne kadar, sezonun ortalarında üst sıralara yerleşip bir anda pili biten, play-off'a bile kalamayan o kadar çok takım gördük ki. Bu yüzden Adanasporlular'ın beklenmedik puan kayıplarında tekrardan karamsarlık havasına bürünüp, günah keçisi arama pozisyonuna düşmemeleri için gerçek hedefleri olan play-off'a sıkı sıkı sarılmalarının daha mantıklı olacağını düşünüyorum. Zira bu hedefi gerçekleştirebilecek güçleri var gibi görünüyor ama şampiyonluk yarışı sandıklarından çok daha zorlu geçecek.

0 yorum:

 
Meşale Kokusu