-->

25 Mart 2010


Maccabi Tel Aviv hafızalardaki o efsane kadrosunun hem mali nedenlerden hem de tedavülden kalkması sonrası ister istemez yeniden yapılanmaya girmişti. Bir sezonluk hayal kırıklığının ardından çoğu kişinin beklentisi de Nokia Arena’da oynanan ilk Partizan çeyrek final maçının kazanılması üzerineydi. Özellikle de karşılaşmaya inanılmaz bir şekilde başlanılması ve üç çeyrek sonunda da üstünlüğün korunması ağızları sulandırıyordu. Ama son periyotta işler hiç de iyi gitmeyince ve özellikle de Efes Pilsen’den de hatırlayacağımız Dusan Kecman’ın harikalar yaratmasıyla “Genç Partizan” büyük bir sürprize imza attı.

85-77’lik Partizan yenilgisi sonrası beklenmedik bir şekilde sakin olan Maccabi coach’u Pini Gershon soyunma odasında oyuncularına, dört maç daha oynayacaklarını ve kazanan taraf olacaklarına inandığını söylediğinde, belki de hiç de beklemediği bir cevap almıştı: “Merak etme koç. 3 maç sonra Final Four’dayız…”

Euroleague’de ev sahibi takımlardan sadece Maccabi Tel Aviv seride 1-0 geride ki genç Partizan ikinci maçı kaybetse dahi müthiş bir avantajı cebine koyarak Belgrad’a dönecek.

Diğer eşleşmelerde CSKA Moskova, Rusya’da Caja Laboral’ı 86-63 ile farklı bir şekilde geçerek adeta dondururken, bütçesi NBA takımlarıyla eş değer Olympiacos da Polonya ekibi Asseco Prokom’u dişlerini sıkmasına rağmen 83-79 ile geçebildi.

Regal Barcelona - Real Madrid maçı için o kadar avuçlarımızı ovuşturmamıza rağmen, parkede Lionel Messi - Christiano Ronaldo rekabeti bulamadığımız için istediğimiz tadı alamadık. Herhalde o heyecan için 11 Nisan’da Nou Camp’daki futbol maçına kadar beklememiz lazım…

0 yorum:

 
Meşale Kokusu